Diyet Lifi ve Bağışıklık Sistemi

11-07-2020 13:59
Diyet Lifi ve Bağışıklık Sistemi

 

 

Vücudumuzda bizimle birlikte yaşayan milyarlarca bakteri, mantar ve diğer mikroorganizmaların tümüne "mikrobiyota” adı verilmektedir. Mikrobiyom ise bu mikroorganizmaların belirli bir ortamda toplanmasıdır. Örneğin; bağırsak mikrobiyomu bağırsaklarımızda toplanmış mikroorganizmaları ifade eder. Mikrobiyomumuzun büyük bir kısmı bakterilerden oluşmaktadır. Bu bakterilerin çeşitliliği ise mikrobiyom dengesinde büyük önem taşır. Yapılan araştırmalarda bağırsak mikrobiyotasının çeşitliliğinin oluşumunda genetik faktörlerin %12 oranında, beslenmenin ise %57 oranında etkili olduğu gösterilmiştir. (1)

 

Bağırsaklarımızda yer alan bu bakteriler sindirim sistemi aracılığıyla gelen bazı maddeleri besin olarak kullanır, zararlı olanlarını etkisiz hale getirir ve yine bağırsaklarımızda yer alan bağışıklık sistemi hücreleriyle etkileşime girer. "Probiyotik” adı da verilen faydalı bakteriler "prebiyotik” adı verilen diyet liflerini tüketerek gerek bağırsak sağlığımız gerekse bağışıklık sistemimiz için faydalı kısa zincirli yağ asitleri gibi bileşikler üretirler. Mikrobiyotada yer alan probiyotik bakterilerin faydalı etkileri bağırsaklardaki mukozal dengeyi sağlayarak da bağışıklık sistemimizi etkileyebilir. (2,3)

 

Diyet lif terimi genel olarak insan sindirim sistemi enzimleri tarafından parçalanamayan bitkisel kaynaklı polisakkaritler ve lignin gibi bileşikleri kapsamaktadır. Başlıca tahıl, meyve ve sebzelerde bulunan diyet lifi; beslenme ile düzenli ve uygun miktarda alınırsa lif-mikrobiyota iletişimlerini ve bağırsak sağlığı üzerinden bağışıklık sistemi fonksiyonlarını iyileştirmektedir.

 

Diyet lifleri, çözünürlükleri esas alındığında çözünür ve çözünmeyen lifler olmak üzere iki grupta değerlendirilmektedir. Çözünmeyen diyet lifi grubunda yer alan hemiselüloz bitki hücrelerinin çeperlerinde yer alan bazı karmaşık karbonhidratların ortak adıdır. Arabinoksilan da en yaygın hemiselülozlardan biri olup, ana diyet lifi bileşenlerinden biri olarak kabul edilir.

 

Diyet lifin sağlık açısından faydaları uzun süredir bilinmektedir. Lif içeriğinden fakir diyetle beslenmenin diyabet, obezite, koroner kalp hastalıkları gibi hastalıklarla ilişkisi de pek çok çalışmada gösterilmiştir. Uygun miktarda diyet lifi ile beslenen kişilerde inme, kolorektal kanser ve tip-2 diyabet gelişiminde belirgin risk azalması çeşitli çalışmalarla tespit edilmiştir. (4)

 

Günümüz gıda endüstrisi tat kaygısı sebebiyle lifleri gıdalardan uzaklaştırmaktadır. Gıdalardan lif, su ve besin değeri taşıyan öğelerin çeşitli gıda işleme teknikleri kullanılarak uzaklaştırılması ve bu işlenmiş gıdaların egemen olduğu beslenme biçimleri çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir.

 

Referanslar:

1. Zhang CH, Zhang MH, Wang SY, Han R, Cao Y, Hua W, et al. Interactions Between Gut Microbiota, Host Genetics And Diet Relevant To Development Of Metabolic Syndromes In Mice. ISME J 2010; 4:232–41.

2. R. B. Sartor, "Therapeutic manipulation of the enteric microflora in inflammatory bowel diseases: antibiotics, probiotics, and prebiotics,” Gastroenterology, vol. 126, no. 6, pp. 1620–1633, 2004.

3. D. Ma, P. Forsythe, and J. Bienenstock, "Live Lactobacillus reuteri is essential for the inhibitory effect on tumor necrosis factor alpha-induced interleukin-8 expression,” Infection and Immunity, vol. 72, no. 9, pp. 5308–5314, 2004.

4. Yao Olive Li, Andrew R Komarek, Dietary fibre basics: Health, nutrition, analysis, and applications, Food Quality and Safety, Volume 1, Issue 1, 1 March 2017, Pages 47–59, https://doi.org/10.1093/fqsafe/fyx007

 

Arabinoksilan Nedir?

Arabinoksilan MGN-3 Nedir?

Arabinoksilan MGN-3'ün Sindirimi, Emilimi ve Güvenlilik

 

 

IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.